31 Mayıs 2011

Uyku kafası

Yakınlarından birine bir şey olabileceğini düşündüğün an ne kadar bencilleşiyorsun değil mi. Hemen “ben onsuz ne yaparım”. Ne kadar malız lan. Sevdiğimiz biri ölürken ya da yanımızdan bir şekilde ayrılırken, onunla ilgili hiçbir şey yapmıyoruz gibi. Onun bizim yanımızdan ayrıldıktan sonra ne durumda olacağını umursamıyoruz. Üzülüyoruz, ağlıyoruz ama kendimize. Onun hayatımızdaki yerine, giderse ne kadar boşluğa düşeceğimize vs.. Hep kendimizi düşünüyoruz. Bir kendimizi düşünmeyi bıraksak aslında. Bıraksak yani. Bırakmıyoruz. Menfaatçi gibiyiz.

30 Mayıs 2011

Ingilizce'nin tenselerden ibaret olmadigini ogrendigimden beri dil ogrencisiyim. "Sizin isiniz de kek yaa, yatarak sinif geciyosunuz" diyenler, su konulara bir el ativerin canim benim. Goreyim sizi bir.

Edebiyat

Sınav haftası olması nedeniyle bir hafta boyunca nete girmemeye yemin de ettim ya az önce, bu fedakarlıklarım(!) karneye yansımazsa yakarım buraları. Az ciddiyim.

27 Mayıs 2011

Kaldi 5

Bugunun cuma olduguna mi sevinsem, onumuzdeki haftanin sinav haftasi olmasina mi uzulsem, yoksa okul yakinda kapanacak diye yine mi sevinsem.. Bilmiyorum. Bunlar karmasik mevzular. Bu postu okuldayken attigim gercegi de var tabi. Bak yine uzuldum.

23 Mayıs 2011

Yazık

"Bir insan en fazla ne kadar yavşak olabilir" konulu, denek üzerinde yürüttüğüm tez çalışmamı bugün bitirmiş bulunmaktayım. Tek cümlede özetlemek gerekirse; Sonu gelmiyor dostlarım.

15 Mayıs 2011

Türk Sanat Musikisi

Bazen içimi bayıyor lan. Evet, diyeceklerim bu kadar. Şimdi dağılabiliriz.

12 Mayıs 2011


Merhaba. Bugün 5 aylık bir bebek gördüm ve saçları aynen yukardaki gibiydi. Tamam belki daha kısaydı ama, model olarak bu yani. Annesi, "Saçları havaya doğru çıkıyor uzadıkça" dedi.

04 Mayıs 2011

Yani

Şu hayatta en çok korktuğum şeylerden biri msnde laf atmak için "aklımdan seni geçiriyodum:)))" diyen arkadaştır. Lan pezevenk? (bu bir soru değildi yalnız.) Aklından nasıl geçiriyorsun, ne cins bir sapıksın lan sen? Terbiyesiz. Oysa ki değişik olucam, marjinal olucam diye bu tür saçma salak atraksiyonlara girmesen daha çok ciddiye alıcam seni belki. Bi "naber:))))))))999" falan desen. Yok lan. Sen bana hiçbir şey deme. Sen git feysbukta depresif temalı ergen kız fotoğrafı üzerine duygusal gibi olan söz yazılmış iğrenç fotoşoplu şeyler paylaş. Ya da git bi çay koy. Nebliyim.
Bir gün bir çılgınlık edip okul bahçesini "hepinizin allah belasını versin laaaaan" diye bağırarak terkedeceğim. Ama annem işte, "bela okuma kızım aaa" dediği anda bitiyor her şey. Bitiyor yani. Olmuyor.

Ve ben hayallerle yaşamaktan sıkıldım. Cidden gerçek hayatımı yaşayamadığımı hissediyorum bazen. Hayallerin de allah belasını ver-me-sin.

Of anne.
Teoride böyle de, pratikte sıkıntı var.